Çocukluk Çağı Kanserleri Nelerdir, Görülme Sıklıkları Nedir?
0-15 yaş arasında görülen kanser türlerine çocukluk çağı kanserleri denir.
Hastalık en sık 5 yaş altında ve 10-15 yaş döneminde ortaya çıkmaktadır.
Çocuklarda kanser, erişkinlere oranla daha az görülür. İstatistikler, ülkemizde; çocukluk çağı kanserlerinin tüm kanserlerin %2’sini oluşturduğunu, her yıl ortalama 3.500 çocuğa kanser tanısı konduğunu ortaya koymaktadır.
Çocukluk çağında görülen kanserlerin %30’unu lösemi oluşturur. Geri kalan %70 içinde, ülkemizde ikinci sırada lenf bezi kanserleri (Hodgkin ve Hodgkin-dışı lenfoma) yer almaktadır.
Bunları sırasıyla sinir sistemi tümörleri, nöroblastoma, Wilms tümörü ve yumuşak doku sarkomaları (rabdomiyosarkoma) izlemektedir. Kemik, deri, göz ve karaciğer tümörleri ise çocuklarda daha nadirdir.
Risk Faktöleri Nelerdir?
Erişkin kanserlerinde olduğu gibi çocukluk kanserlerinde de yapısal ve çevresel nedenlerin rol oynadığı bilinmektedir. Ailevi yatkınlık, doğumsal hastalıklar, doğumsal anomaliler, gen bozuklukları, bağışıklık sistemi bozuklukları başlıca yapısal nedenlerdir. Çevresel nedenler arasında ise; fizik (radyasyon), kimya (ilaç, endüstri tarım ürünleri), virüsler ve beslenme gibi faktörler yer almaktadır.
Akraba evlilikleri çocukluk çağı kanserlerinde önemli bir faktör olduğundan, korunmanın başlıca yollarından biri akraba evliliklerinin önlenmesidir.
Kanser ve yanı sıra pek çok hastalık açısından, doğum anından itibaren çocuğun güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olması için gereken tedbirlerin ihmal edilmemesi gerekir. Bunların başlıcaları doğru beslenme, temizlik ve çocukluk aşılarıdır.
Belirtileri Nelerdir?
Hastalığın tipine, başlangıç veya yayılma bölgelerine göre, bir veya birden çok, belirti ve bulgular ortaya çıkabiliyor.
Yetişkinlerde varolan erken tanı için tarama testleri, çocukluk çağı kanserlerinde yok, bu nedenle anne ve babaların aşağıdaki belirtiler konusunda uyanık olması çok önemli.
- Solukluk, halsizlik,
- Sık ateşlenme,
- Deride morluklar, çürükler,
- Boyun, koltuk altı ve/veya kasık bölgesindeki lenf bezlerinde genellikle ağrısız şişlikler,
- Vücudun herhangi bir bölgesinde (karın, kol, bacak, göğüs duvarı, sırt, kafatası vb.) şişlik,
- Burun ve dişeti kanamaları,
- İdrar veya dışkıda kanama,
- İdrar veya dışkılamada zorluk, bağırsak alışkanlıklarında değişiklik (kabızlık, ishal),
- Kemik ağrıları,
- Uzun süren ve nefes darlığına neden olan öksürük,
- Sabahları daha belirgin olan baş ağrısı ve kusma,
- Görme bozuklukları,
- Gözlerde kayma, göz bebeklerinin ışıkta kedi gözü gibi parlaması veya istemsiz hareketler,
- Göz çevresinde koyu renkli morluklar,
- Yürüme bozuklukları, dengesizlik,
- Ateşsiz havale geçirme,
- Okul başarısızlığı,
- Kişilik değişikliği,
- Bebeğin emmemesi, ağırlık kaybı,
- Bebeğin motor gelişiminde (başını dik tutma, dönme, oturma, yürüme becerileri) gecikme,
Birkaç haftadan uzun süren, alışılmış basit testlerle (kan sayımı, idrar ve dışkı tetkiki) açıklanamayan ve sık başvurulan tedavi yöntemleri (antibiyotik, ağrı kesici, ateş düşürücü) ile düzelmeyen belirtilerin üzerinde durulmalı, daha ayrıntılı araştırmalar için çocuk onkoloji-hematoloji uzmanlarının bulunduğu hastanelere başvurulmalıdır.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
1)Kemoterapi,
2)Radyoterapi,
3)Cerrahi Tedavi,
4)Kemil İliği/ Kök Hücre Nakli,
5)Destek Tedavi
Çocuk kanserlerinin tedavisinde hastanın yaşına, hastalığın tipine, yerleşim bölgesine ve çevreye ya da uzak organlara yayılıp yayılmadığına (evresine) göre değişmek üzere bir/birden çok tedavi modeli birlikte veya ardışık olarak kullanılıyor.
Farklı tedavi modellerinin yer alacağı hastalıklarda ilgili uzmanlar; çocuk onkoloji-hematoloji uzmanları, çocuk cerrahları, farklı organların onkoloji cerrahları, radyasyon onkoloji uzmanlarıdır. Bu uzmanlar, ‘Tümör Konseyleri’ oluşturup ortak kararlar alarak, tedavi sürecinde önemli rol oynuyorlar.